Kafa karıştırıcı bir durum

Ritim Blog’a artık kendi adresinden ulaşılıyor. Bu yazıya yeni adresi olan aşağıdaki bağlantıyı tıklayarak ulaşabilirsiniz.

https://ritimblog.com/2012/06/09/kafa-karistirici-bir-durum/

Sonraki Yazı
Yorum bırakın

7 Yorum

  1. bahadir tuncay

     /  10/06/2012

    bu konuda derginin uyarilmasi gerektigini dusnuyorum… cunku sizi tanimayan ve sitedeki yazinin aslini okumayanlari yanlis yonlendiren bir yazi… ve hatta bu konudan podcast’ tede anlatmak lazim ki sizi dinleyenlerin hem olaydan hem de derginin karaktersizliginden haberi olsun. benim de arada sirada alip okudugum ve takip ettigim bir derginin bilgi verme konusuda bu kadar rahat manipulasyon yapabiliyor olmasi rahatsiz edici. bundan sonra yazdiklari hangi bilgiye guvenebilrim ki?

    Cevapla
  2. Sanem karacan

     /  10/06/2012

    Mert yazdigin yere 3 sarttan ilkini yanina kullanirlarken sana haber vermelerini eklemek kontrolsuz kullanimlar icin caydirici olmaz mi? 3 sarttan istediklerini uyormus gibi yapip digerini gozardi etmeleri kabul edilemez. Ticari olarak kullanilacaksa kesinlikle senin izninin alinmasi gerekirdi. Daha sevimsiz olansa senin yazinin icinde izli reklam yapip senin yazini buna alet etmis olmalari. Sadece ayakkabi modeli degil dergiyi de “endorse” ediyormussun gibi gostermisler hem de 2 defa. Seni tanimayan birisi rahatlikla derginin promosyonunu yaptigini dusunebilir. Masraf yaratmayacaksa hukuki yola basvur derim. Junior ve “kendini akilli sanan” bir editorun yaptigi gozden kacan bir sey olsa bile dergi uyariyla kendine gelir, zaten gozden kacmadiysa buyuk yazik ve ayip!

    Cevapla
  3. oh bu haftaya konu çıktı podcast için 🙂

    Cevapla
  4. onur ilkkan

     /  11/06/2012

    Ticari olmasaydı bi şekilde halledilebilirdi sanıyorum.
    Gözden kaçmış da olabilir, alışageldiğimiz bir tür kurnazlık ta olabilir. Fakat malesef bu tür yayınlarda genellikle o ayki reklam verene göre haber yapıldığından birileri bundan fayda sağlamış gibi görünüyor.
    Tüzel kişilerin duyguları yoktur, gücenmezler =) Gerekeni yapmalılar.

    Cevapla
  5. Mert, benim başıma gelseydi hemen noter veya avukat kanalıyla ihtarnamemi çekerdim! Dolduruşa getirmek istemem ama, resmen kullanılmışsın. Okuyan kişilerden %10’unun bile “Mert bu ayakkabının reklamını yapmış, demek ki iyidir” veya “Mert böyle taraflı bir yazı için acaba kaç para almıştır?” şeklinde düşünmesi beni çileden çıkartmaya yeter. Burada konu yazının izinsiz alıntılanması değil. Senin kimliğinin, senden habersiz bir şekilde bir ürün reklamı için kullanılmış olması. Yarın kendini Nevin Yanıt gibi bir Bilboard’da “Mert …. ürününü tavsiye ediyor” gibi bir sloganla görsen ne yaparsın? Bu tıpatıp aynı şey. US’de olsa iyi para da kaldırırdın bu davadan ama en azından kendi toplumsal saygınlığın için mutlaka birşey yapman gerektiğini düşünüyorum.

    Cevapla
  6. Faruk AYKAN

     /  11/06/2012

    Bence kolaycılıktan başka bir şey değil. Sektörel dergilerde genel olarak kullanılan bir yöntemdir ” Haber reklam ” Reklam aldıkları ürünü destekleyen haber makalelerini, ürünün reklamını yayınladıkları dergide yayınlayarak reklamı destekliyorlar.

    ( çalıştığım firmanın sektör dergilerindeki reklamlarını ben takip ediyorum. reklam verdiğimiz için aynı zamanda teknik yayın sayfalarına da teknik metin adı altında, firmamızı ön plana çıkaracak konular ile ilgili metinler talep ediliyorlar veya gönderiyoruz. )

    Senin olayında, bahse konu ayakkabının reklamını alıyorlar. O ürünün özelikleri doğrultusunda bir metin yazmak yerine nete girip konu ile ilgili metin bakıyorlar. senin günlerce okuyup araştırdığın ve kendince bir makale haline getirdiğin hazır netine ulaşıyorlar. Metni istedikleri gibi kes yapıştır yöntemi ile mıncırıyorlar 🙂 ve makale sonunda reklamı veren ürüne yönlendiriyorlar. Yani senin metnini kullanarak ( hatta kafalarına göre parçalayarak ) ekonomik çıkar elde ediyorlar.

    Bence konuyu hukuksal anlamda sana yön verecek biri ile paylaş ve benzeri bir durumun gerçekleşmemesi adına, hukuksal mücadeleye gir. ( Bizde destek verelim. )

    Cevapla
  1. Bölüm 27 – Koşu Üzerine Kitaplar (2) « Koşturmaca

Yorum bırakın